28 Şubat 2010 Pazar

ÇOCUKLAR İÇİN ÖRGÜ SÜVETER VE YELEK

















Hani evde kalan yünleri değerlendirmek bir için şeyler düşünürüz bu çabalarım neticesinde görmüş olduğunuz bu örgüler çıktı torunlarım severek giyiyor biraz büyük oldu ama çocuklar çabuk büyüyor ..ayfersultan




26 Şubat 2010 Cuma

PORTAKALLI SÜPRİZ KURABİYE


Malzemeler:1 su bardağı yoğurt,1 bardak eritip süzülmüş tere yağı biraz zeyti yağı 1 tatlı kaşığı karbonat,1,5 bardak toz şeker,3 tane yumurta, aldığı kadar un ,1 fincan kadar portakal rendesi,1 portakalsuyu.
İçi için :damla çikolata,ceviz,biraz portakal rendesi..
*****
Yapılışı:yoğurma kabına toz şekeri,yumurta ile çırpılır yağla tekrar çırpılır portakal suyu,yoğurutu ekleyip bulamaç şeklinde iken un ve karbonat ekleyip kulak memesi kıvamına gelince rulo şeklinde açıp içine portakal rendesi,ceviz,damla çikolatayı uzunlamasına yerleştirip rulo yapıp bıçak yardımı ile gördüğünüz şekilde üçgen şeklinde dilimleyip fırında pişirip üzerine pudra şekeri gezdirilir sonrada en yakınlarınıza gönderilir benim gibi perhizde olanlar içindir ..değilsede çaıyn yanında afiyetle tüketirsiniz..ayfersultan

24 Şubat 2010 Çarşamba

DUALARDA BULUŞMAK ÜMÜDİ İLE,KANDİLİMİZ MUBAREK OLSUN amin

Allahım
Cümlemize vicdan genişliği lutfet
Kalplerimize inşirah bahşet
Bizleri kollektif şuura sahip kullarından kıl
Ve bizleri müttakilere rehber eyle ya Rabbi!

Ey yüceler yücesi olan Allahım
Biz ümmeti Muhammedin dağınıklığını gider
Bize ve ülkemize birlik ve dirlik ver
Bütün dünyaya da huzur ve barış nasibeyle..
Kalplerimizi birbirene ısındır ve
Bizleri birbirimize sevdir
Dünyanın dört bir tarafında hizmet eden kardeşlerimizi
Bizlerle beraber ihlas-ı etemme muvaffak kıl ya Rabbi!

Allâh'ım!
Efendimiz Hz. Muhammed (sav)’in Sen'den istediği
her türlü hayrı Sen'den istiyor,
yine Peygamber Efendimizin sana sığındığı
her türlü şerden de
sana sığınıyoruz.

Yâ Erhamerrâhimîn ve Yâ Ekremelekremîn!
Bizim, anne-baba ve ecdadımızın
Bize rehberlik ve kılavuzluk yapan büyüklerimizin,
Bir harf bile olsa kendilerinden istifade ettiğimiz hocalarımızın,
Sevdiklerimizin, sevenlerimizin,
Içinde neş’et ettiğimiz beldedeki insanların,
Milletimiz fertlerinin,
Kadın-erkek inanan bütün arkadaşlarımızın,
Dostlarımızın, kardeşlerimizin..
Bize karşı hep civanmertçe davrananların..
Hayır dualarında unutmayıp
Her zaman bizi de yâd edenlerin..
Üzerimizde hakkı bulunan kimselerin..
Kıymetli nasihatleriyle
Bize bekâ desenli sâlihatın yollarını gösterenlerin...
Ve bütün ümmet-i Muhammed’in
Günahlarını bağışla! Ya Rabbi!

Allahım!
Duamızın sonunda Sana olan minnet ve şükran hislerimizi
Bir kere daha tekrarlıyor,
Resûl-ü zîşânı, âlini, ashabını
Bir kez daha salavâtlarla anıyor
Ve dualarımızı kabul buyurmanı istirham ediyoruz.
Ne olur, bizlerin dualarına icabet buyur ya Rabbi!

amin ve selamün alel murselin
vel hamdü lillahi Rabbi’l-alemin…
*****
alıntı

UN HELVASI




Evet arkadaşlar Sivasta un helvası meşhurdur,devamlı yapılır uzun kış gecelerinde kolay olduğundan sıklıkla yapılır..Yapilışı:1 bardak eritilip süzülmüş tereyağı,2,5 bardak toz şeker,2,5 bardak su,2 bardaktan biraz fazla un biraz zeytinyağı arzuya göre sade veya cevizli yapılır..tere yağını ve biraz zeytin yağını tencereye koyup unu yavaşça boşaltıp hızlı şekilde kavurma işlemi yapılır arzuya göre cevizde eklenip bir süre daha kavrulur öte yanda suda erittiğimiz toz şekeri ekleriz kavurmaya devam edip sade yapıldığında inmeye yakın biraz toz şeker ilave edip ocaktan aldığımız helvayı kaşık yardımı ile şekillediririz yerken ağızda şeker taneleri hoş bir lezzet bırakır..acil durular için birebir..tuzsuz peynirlede yapılır onun lezetide daha başka olur..ben diyette olduğumdan tatlı türleri yasak tabi beyaz unlu gıdalarda..afiyet olsun..ayfersultan


23 Şubat 2010 Salı

SAKADAT SOTE & MEVSİM SALATASI


Sizlere değişik bir sadakat tarifi :Böbrek yürek,kurusoğan,biraz un,tuz ev yapımı baharat,isot,biber ve domates salçası
sıvıyağ.. Yapılışı:tenceredeki sıvıyağa yemeklik doğranan soğanı rengi değişinceye kadar soteleyip küp,küp doğradağım yürek ve ciğeri ilave ederek kavuruyoruz 1 yemek kaşığı un ile karıştırıp domates,biber salçasını tuzu ilave ederek biraz daha soteleyip pişirme işlemi tamamlanmış oluyor tadı çok nefis olmuştu yanıdaki salata yeşilikler ile haşlanmış brokoli,karnı bahar limon zeytinyağı tuz ile hazırlandı..afiyet olsun..ayfersultan

19 Şubat 2010 Cuma

ZEYTİNYAĞLI PIRASA


Zeytinyağlı pırasa: pırasa,havuç,ayva,pul biber,zeytinyağı,tuz..yıkanan sebzeler verev doğrandı tencereye sırasıyla pırasa,havuç zeytinyağı ile sotelenir ayvalarıda ekleyip biraz soteledikten sonra sıcaksu tuz pubiber ilavesi ile pişirilir,serviste limon eşliğinde afiyetle yenir evet afiyet olsun..ayfersultan

18 Şubat 2010 Perşembe

CUMAMIZ MUBAREK OLSUN,



amin,amin, amin,yaptığımız ve yapacağımız ibadetlerimizi en hayırlı şekile yapmayı nasip ve kabul eyle ALLAH'ım,sana açılan elleri boş çevirme YARABBİ!

17 Şubat 2010 Çarşamba

NETTEN ÇEŞİTLİ TÜRBAN MODELLERİ






























Birbirinden güzel türban modelleri..nışan veya gelin başı olarak model uygulaması yapılır..gerisi tercihe kalmış özel günler içinde rahatlıkla uygulanır bu konuda kuaförler çok başarılı evdede yapıla bilir her ne kadar aynısı olmasada..nerde bekar varsa RABBİM,hayırlı ve şükrünü artıracak yuva kurmalarını nasip etsin amin..ayfersultan











13 Şubat 2010 Cumartesi

SARAY BURMASI




Kızım Pınarın yaptığı yufkalı kadayıf:1 yufka üzerini örtecek kadar 3 avuç kadar kadayıf,ceviz,tereyağı.üzerine dökülen şerbeti 3 su bardağından biraz eksik su ,3 bardak toz şeker biraz limonla hazırladı..donmuş kadayıfı el yardımı ile kırarak hazırladı ezilmiş ceviz kırıkları tere yağı ekledi 2 ye kesilen yufkanın kesilen kısma orta kısmına kadayıfı rulo şeklinde serdi yufkayı ikiye katlayıp sıkıca sardı dilimleyip yağlanmış tepsiye dizdikten sonra üzerine tereyağını eritip üzerine gezdirdi ..fırında kızarıncaya kadar bekletti ılık şerbeti döküp çekmesini bekledikden sonra servis yaptı.ellerine sağlık kızım gerçekten beğenilerek yendi..ayfersultan

11 Şubat 2010 Perşembe

KAN GURUP'LARINA GÖRE BESLENME!!


Elimizden geldiği kadar dikkat etmeye çalışırız,sağlıklı beslenmek için ipin ucu kaçtımı zorluklar başlar nası düzene girecek diyede endişeleniriz..perhiz,diyetlerle uğraşırız..nasıl beslenmeli en azından öğrenmek adına paylaşmayı uygun gördüm kendimize göre, kan guruplarımıza göre uygulamak gerekiyor..umarım faydası olur..ayfersultan
*****

İnsanlarda kan gruplarının Sağlık ve hastalıklarla ilişkileri üzerinde uzun yıllar yapılan çalışmalarda, kişilerin kan gruplarının, beslenmelerinde kilo vermelerine veya almalarına neden olduğu tespit edildi.


Uzmanlar, beslenerek de zayıflamanın mümkün olduğunu, bunun için de kan grubuna göre diyet yapılmasını tavsiye ediyor.
Uzmanlar, kan gruplarına göre yapılacak diyet hakkında şu bilgileri veriyor:


0 Grubu Diyeti Nasıl Olmalı?
Diyet 0: 0 grubu diyetin başarılı olabilmesi için yağsız ve kimyasal Madde içermeyen (dondurulmamış) kırmızı et, beyaz et ve balık yemelisiniz. 0 grubundakiler süt ve sütlü besinlere, diğer gruplardakiler kadar kolay alışamazlar.


Tahıl ürünleri, Ekmek ve taneli sebzeleri mümkün olduğu kadar az tüketirseniz kilo verebilirsiniz. Buğdayda bulunan gluten maddesi, 0 grubuna dahil kişilerin kilo vermelerini engeller. Bu nedenle Buğday Unundan yapılmış yiyeceklerden uzak durulması gerekiyor.


0 kan grubundaki kişilerin metabolizmaları düşük hızda çalışıyor olabilir. Tiroid Hormonu üretmekten başka bir görevi olmayan iyodun yeterli miktarda olmaması, 0 grubundaki kişilerin yediklerini yakmalarını zorlaştırıyor. İşte bu nedenle 0 kan grubuna dahil olanların bol bol deniz ürünleri, iyotlu tuz, karaciğer, kırmızı et, ıspanak ve brokoli ile beslenmeleri öneriliyor.


Süt ve Yumurta Yok
0 grubuna dahil kişilerin midelerindeki Asit miktarı yüksek olduğu için eti kolayca sindirirler . Fakat midenizde fazla asitlenme olmasını önlemek için et Proteini tüketimini, sebze ve meyve yiyerek dengelemelisiniz.


0 grubuna dahil olanlar, süt ürünlerinden ve yumurtadan uzak durmalılar. Onların metabolizmaları ağır çalışır ve sütlü besinlerin de metabolizmayı yavaşlattığı biliniyor. Süt ve sütlü besinler, vücudun kalsiyum ihtiyacını giderirler. Vücudunuzda kalsiyum eksikliği olmaması için çeşitli haplarla kalsiyum ihtiyacınızı gidermelisiniz.


0 kan grubuna dahil olanlar için Sıvı yağlar tavsiye ediliyor. Sıvı yağlar, özellikle zeytinyağı önemli bir besin kaynağıdır. Mono doymamış yağları, özellikle zeytinyağını tercih ederseniz, kalp ve damar sağlığını da korumuş olursunuz. Bu yağın kandaki kolesterol miktarını da azalttığı biliniyor.


A Grubu Diyeti Nasıl Olmalı?
Diyet A: Günümüzde giderek yaygınlaşan 'ayaküstü atıştırma' uygulamasının A grubuna dahil kişiler için yararlı bir beslenme şekli olmadığı kesin. Aslında bu tür beslenme alışkanlığı herkes için sakıncalı ama özellikle A grubu insanının böyle uygulamalardan kaçınması gerek. Bu alışkanlıktan vazgeçip soya proteinleri ve tahıl ürünleri ve sebzelere ağırlık vermeliler. A grubuna dahil olanlar olanakları elverdiğince doğal besinlerle beslenmeli.


A grubu için hazırlanan diyeti uygulamak kilo vermeyi sağlar. Metabolizma açısından A grubu, 0 grubunun tam tersidir. A grubundaki kişiler kırmızı et yedikleri zaman ağırlık hissederler, enerji kaybına uğrarlar. Ama proteinli besinler ve sebzeler bu kişilere enerji verir, daha Canlı olmalarını sağlar. 0 grubundakiler için et, vücuda enerji veren bir yakıttır. A grubundakiler ise eti yağ olarak vücutlarında depolarlar. A grubundakilerde mide asidi miktarı çok azdır.


A grubundakilerin sütlü besinleri sindirmeleri de zor olur. Bunlar ensülin reaksiyonunu artırdıkları için metabolizmada yavaşlama görülür. Dahası sütlü besinlerde doymuş yağ oranı çok yüksektir. Bu özellik de şişmanlığa ve diyabet hastalığına zemin hazırlar. Bu nedenle A grubundakiler sütlü besinleri yemek listelerine dahil etmemeliler.


A grubundakiler, sağlıklı bir şekilde kilo verebilmek için Mümkün olduğu kadar az et tüketsin. Et yerine haftada iki üç kez balık yiyin. Et yediğiniz zaman yağsız olmasına dikkat edin. Balık yerine tavuk eti de yiyebilirsiniz. Et yemekleri haşlama ya da fırında pişirilsin. Salam, sosis ve kavurma gibi türlerden uzak durulmalı.


A grubundakiler aşırıya kaçmamak koşuluyla haftada üç dört kez deniz ürünleriyle beslenebilirler. Fırında pişirilmiş, ızgara ya da haşlanmış deniz ürünleri zarar vermez.


Öncelikle Meyve ve Sebze
A grubu için hazırlanan diyetlerde, sebzeler birinci sırada yer alıyor. Vücudun mineral, Enzim ve antioksidan ihtiyacının giderilmesi için sebze çeşitlerine ağırlık verilmeli. Sebzelerin mümkün olduğunca doğal durumda olmalarına özen gösterilmeli (çiğ ya da buharda pişirilmiş.) A grubundakilerin sebze ağırlıklı yemek listelerinde biber, domates, patates ve Lahana yer almamalı.


A grubundakiler için çok yararlı olan sebzeler arasında havuç, balkabağı, ve ıspanağı sayabiliriz.


Sarmısak sofradan hiç eksik edilmemeli. Doğal bir Antibiyotik olan sarmısak, aynı zamanda bağışıklık sistemini güçlendirir, kan için de yararlıdır. Sarmısak her kan grubu için yararlıdır, fakat en fazla yarar sağlayan kan grubu A'dır.


Günde üç öğün meyve yenmeli. Erik ve vişne gibi meyveler yenilmeli. Tropikal bölgelerde yetiştirilen meyvelerin hiçbiri A grubuna dahil olan kişilere tavsiye edilmiyor. Narenciye türü meyveler de A grubu için zararlı olabilir.


B Grubu Diyeti Nasıl Olmalı?
Diyet B: B Grubundakiler, kendileri için uygun olan beslenme düzenini eksiksiz uyguladıkları takdirde uzun ve sağlıklı bir ömür sürdürebilirler. B Grubunun diyeti değişik türlerde yiyecekleri kapsar. Hayvansal gıdalarla sebzeler arasında tam bir denge kurulur. B grubu, A ile 0 grupları arasında denge kurar. B grubundakiler için mısır, buğday, mercimek, fındık ve susam kilo aldıran besinlerdir. Bu yiyecekler, kişilerde yorgunluk, vücudun Su tutması ve kan şekerinde düşüklük gibi sorunlar yaratır.


Özellikle yemeklerden sonra kan şekerinin düşmesinden yakınanlar, azar azar ve çok sık beslenmeleri gerektiğine hükmederler. Oysa önemli olan öğünlerin sıklığı değil seçilen yiyeceklerdir. B grubundakilerde kan şekerinin düşmesi sık görülen bir olaydır. Saydığımız yiyeceklerden uzak durulması, bu sorunun B grubundakiler için bir tehlike olmaktan çıkmasını sağlayabilir.


Kolay Kilo Verirler
Kısa aralarla yemek yemeyi alışkanlık haline getirenler, çok kısa bir süre sonra sık sık acıkmaya başlarlar. Kilo vermeye çalışanlar için bu hiç de olumlu bir gelişme değil. edikleri zaman ağırlık hiKan grubu B olanların kilo vermekte pek de zorlanmadıkları biliniyor. 0 grubundakiler tiroid problemleri yüzünden kilo vermekte zorlanırlar. oysa B grubundakilerin böyle bir sorunları yoktur.


Aşırıya kaçmamak koşuluyla sütlü besinlerden de yararlanabilirler. B grubundakilerin vücut sistemlerinde stres yorgunluk ve kırmızı et arasında bir bağ olduğu belirtiliyor. B grubundaki atalarınız, kırmızı et yerine değişik et türlerini tercih etmişlerdi. Eğer bağışıklık sisteminizde sorun varsa, kuzu eti ya da tavşan eti yememelisiniz. Dana ve hindi etini tercih etmelisiniz.


B grubuna dahil olanlar piliç etinden uzak durmalıdırlar. Günümüzde böyle bir uygulamayı kabullenmek gerçekten çok zor. Tavuk eti yerine hindi eti tercih edilmeli. Çünkü piliç etinde bulunan bazı maddeler, B grubuna zarar verir.


Derin denizlerde yaşayan balıklar da B grubu için yararlıdır. Fakat ıstakoz, karides, kalamar ve midye gibi deniz ürünlerinden uzak durulmalı.


Kan grupları arasında sütlü besinlerden yarar sağlayan tek grup B'dir. Sütlü besinlere tepki gösteriyorsanız, soya ürünleriyle sütlü besin ihtiyacınızı giderebilirsiniz.


Sindirim sisteminizin düzenli çalışabilmesi için zeytinyağını mutfağınızdan eksik etmemelisiniz. Gün aşırı bir yemek kaşığı zeytinyağı tüketmelisiniz. Susam yağı, ayçiçek yağı, mısırözü yağı B grubundakilerin sindirim sistemi için zararlıdır.


Sebzelerin hemen hepsi B grubu için yararlıdır. Günde dört beş öğün haşlanmış sebze yiyebilirsiniz. B grubunun uzak durması gereken sebzelerin sayısı çok azdır. Domatesten uzak durulmalı. Zeytinyağı çok yararlı olduğu halde, tane Zeytin sindirim sistemine zarar verebilir. Ama diğer kan gruplarına kıyasla çok daha zengin bir sebze çeşidinden yararlanabilirsiniz. Yeşil yapraklı sebzeler sizin için bire birdir. Ayrıca patates, lahana, ve mantarı da çekinmeden yiyebilirsiniz.


AB Grubu Diyeti Nasıl Olmalı?
Diyet AB: AB grubundaysanız, yiyeceklerinizi seçerken çok dikkatli davranmalısınız. A ve B gruplarının beslenme düzenlerini dikkatle incelemek gerekir. A ve B gruplarına uygun olmayan yiyeceklerin çoğu AB grubu için de sakıncalıdır. Ancak diğer kan gruplarına tavsiye edilmeyen DomatesAB grubundakilere öneriliyor.


Kilo alma konusunda AB grubundakiler A ve B gruplarındaki genlerin özelliklerini taşıyabilirler. Bu da zaman zaman problem yaratır. Örneğin A grubundakiler gibi mide asidinizin miktarı az olabilir. B grubundakiler gibi et yemeye kalkıştığınız zaman sindirim sorunuyla karşılaşırsınız. Yediğiniz et, vücudunuzda yağ olarak depolanabilir. Eğer kilo vermekistiyorsanız, et yemekten kaçınmalısınız. Et yerken de yanında mutlaka sebze bulundurmalısınız ve de etin miktarının çok az olmasına dikkat etmelisiniz. Deniz ürünleri, süt ürünleri ve taze sebze kilo vermenize yardımcı olur


Çok fazla hayvansal Protein almanız sindirim sisteminizi zorlar. Tıpkı A grubundakilerde olduğu gibi sizin de mide asidiniz yeterli değildir. İşte bu yüzden azar azar ve sık sık yemek yemelisiniz. Kuzu, koyun, tavşan ve hindi eti yiyebilirsiniz. Dana ve sığır etlerinden uzak durmalısınız. Tavuk ve piliç eti yerine hindi etini tercih etmelisiniz.


Sütlü besinler konusunda, B grubundakilerin alışkanlıklarına ağırlık verebilirsiniz. Yoğurt, Kefir ve yağı alınmış krema sizin için uy edikleri zaman ağırlık higundur. Yumurta yerken iki yumurta beyazı ile bir yumurta sarısı yerseniz, kolesterolünüzün artmasını önlersiniz buna karşılık vücudunuzun protein ihtiyacını gidermiş olursunuz.

iha

9 Şubat 2010 Salı

HACAMAT VE SÜLÜK TEDAVİSİ

Evet arkadaşlar şimdiye kadar gördüğüm tedaviler netice vermeyince bu tedaviye başladım esas sorunum bel ve varis rahatsızlığı bu tedavinin bana faydası olacağına inanarak başladım..bu konuda gereken bilgileri alınca kararımı netleşti..bu tedavinin başındayım faydasını görmeye başladım baş ağrıları,uykusuzluk,gerginlik bunlar aza indi..RABBİMİ'in izni ile iyileşeceğime inanıyorum..görelim mevlam neyler,neylerse güzel eyler..

*****

netten aldığım bilgilerden paylaşmak istedim...

Şabi’den gelen rivayete göre Peygamberimiz şöyle buyurmuştur

İlaçların en hayırlısı … … , hacamat, müshil ve sülüktür” (Kenzu’l-Ummal, h.no: 28167-Beyhakî’den naklen-).

Lisanu’l-Arap’ta da (“ALK” maddesi).”Amir/Şabî’den yapılan Rivayete göre, Hz. Peygamber(a.s.m) şöyle buyurmuştur: “İlaçların en güzeli, sülük ve hacamattır” denilerek söz konusu hadise atıfta bulunulmuştur.

Not: Konuyla ilgili şu yazıyı okumanızı tavsiye ederiz:

Sülük tedavisi her derde deva mı ?

Çocukluğumda hamamlarda sülük vurunurlardı. Yani, birkaç santimetre uzunluğunda sülük dediğimiz hayvan vasıtasıyla şifa için kan aldırırlardı. Yenilere kadar da bunu iptidai bir metot olarak bilirdim. Halbuki şimdi, Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri'nde tıp araştırmacılarının, sülüklerle yeniden araştırma yapmaya başladıklarını hayretle görüyoruz. Belirli şartlar altında bu hayvan, faydalı bir tedavi vasıtası kabul edilmektedir.

Doktorların tıbbî sülük dedikleri bizim küçük vampir, acaba nasıl kan emer? İnsanlar hangi cesaretle bu hayvana derilerini, damarlarını kestirip de kanlarını akıttırıyorlar?

Sülükler, tâ doğuştan modern kan alma metoduna sahiptir. Yani, Sani-i Hakîm, bu iş için onları hususi tanzim etmiş. Şimdi bir laboratuara gidip kan aldırmağa kalksanız; mutlaka canınız yanar. Amma bizim tıbbî sülük hiç acıtmaz. Cenab-ı Hak ona üç adet jilet keskinliğinde çene takmış. O, bunlarla operasyon yapar. Sonra yaraya, uyuşturucu şırınga etmeyi de ihmal etmez! İşte bunun için kanını emeceği kimseyi acıtmaz. Acaba bizim sülük efendi, insanların sinir sistemine sahip olduklarını, bunları uyuşturunca acı çektirmeyeceğini hangi tıp fakültesinden öğrendi? Sonra kendi özel uyuşturucu maddesini hangi laboratuarda keşfetti?

Dahası var. tıbbî mahareti bundan ibaret değil. İnsanların bir tarafı kesilse ve küçük bir yara açılsa, kan birkaç dakika sonra kendiliğinden kesilir. Bu da Cenab-ı Allah'ın hayatımızın devamı için kanımıza verdiği bir özelliktir. Aksi takdirde hastalık var demektir. Bizim sülük efendi, kestiği damara yanaştı mı, normal olarak şöyle bir yarım saat kadar kan emmelidir. Çünkü ancak bu zaman zarfında bir öğünlük gıdasını alabilir. Eh, bilim sülük efendi insan kanun en iyi tanıyanlardan birisidir! Nasıl olsa o, en az bir doktor kadar bilgili ve bir kimyager kadar maharetli!

Bunun için vücudunda salgı bezleri inşa etmiş. Bu minik laboratuarlarda, kanın pıhtılaşmasını önleyici birudun denilen maddeyi keşfedip imal etmeye başlamış. Uyuşturucunun yanı sıra, deriye bu maddeyi de şırınga eder. Böylece kanın; sürekli akmasını sağlayarak istediği kadar içer. Önce, sarsılıp titreyerek emmeye başlar. 20 - 30 dakika sonra, bir öğünlük gıdasını oluşturan kanla şişmiş olarak deriden ayrılır. Ve yavaş yavaş sindirim işlemine başlar.

Hani insan, sülüğün kan emmek için sahip olduğu özel aletlerini, vücudunun hususi tanzimini ve tıbbî maharetlerini Cenab-ı Allah'a vermese, onu, mütehassıs bir doktor, eşsiz bir biyokimyacı kabul etmesi gerekiyor. Bilmem başka nasıl izah edeceğiz? Onu yaratan ancak Cenab-ı Hak'tır. Çünkü Rabbimiz canlıları ve onların kanlarını, sinir sistemlerini en iyi bilen Zat'tır. İşte bunun için sülüğü ona göre tanzim etmiştir: Sülüğün varlığı ve kan emmek için hususi tanzimi gösteriyor ki, sülüğü kim yaratmışsa, insanları da yaratan O'dur. Evet, bir sülüğün vücudumuzda açacağı yarayı uyuşturabilmesi, kanımızın akışını sağlayan birudun maddesini imal edebilmesi, yaratıcının birliğine bir ispattır. Vahdaniyete bir delildir.

Bakın, sülüğün vücudunda, Rabbimizin daha ne hikmetleri var.

Sülük, bir insan vücudundan 20 - 30 dakikada aldığı kanla, hayatını tânı altı ay kadar sürdürebilir. Bunu nasıl sağlar? Niçin bir emişte hu kadar çok kan alma istidadı verilmiş?

Tıbbî sülük, yaşadığı kendi tabiî sulak ortamında, insan kanına benzeyen bir besini kolay kolay bulamaz. Bu yüzden Sani-î Hakim olan Rabbimiz, onun vücuduna, elde ettiği bir besinden en fazla faydalanabileceği bir sistem yerleştirmiştir. Şöyle ki : Bir öğünlük besinini emip ve depolarken vücudu, normal hacmine göre on kat şişebilmektedir. Emmeden sonra, önce kanın suyu ayrılır ve özel ceplerde depolanır. İş bununla da bitmez. Kanın çözüşmemesi gerekir. Bunun için de bağırsaklarında bulundurduğu özel bakterileri (Pseudomonas hirudinus) kullanır. İşte bu sistem sayesinde bir sülük, yalnız bir öğün yemeği ile hayatını altı ay kadar sürdürebilir. Hatta bu süre sonunda kendi vücut dokularını parçalayarak bir süre daha yaşayabilir.

Bu hayvan şimdi modern tıpta nerelerde kullanılıyor?

Sülük uygulamasının, ciddi doku zedeleme sinin verdiği rahatsızlıkları giderdiği görülüyor. Meselâ ameliyattan sonra yara izini taşıyan dokuyu iyileştirdiğini gösteren emareler var. Sülükler kan çekme aracı olarak da kullanılabilecek. Bilhassa kalp yetmezliği, ya da kalp krizi geçiren insanların tedavisi onların yeni kullanım sahalarıdır. Ayrıca son araştırmalar, vücuttan kopmuş organların dikilmesinde de onların işe yaradığını göstermiştir.

Sülüğün hiç acıtmadan, modern bir tarzda kan emebilme vasfı, bu şekilde hususi tanzimi bize mühim bir sünnete işaret etmektedir : Kan aldırmak. Hazret-i Peygamber hacamat âleti vurmakla kan aldırmıştır. Bir hadîste şöyle duyuruluyor:

Şifa üç şeye münhasırdır : Bal şerbeti içmek hacamat âleti vurmak, ateşle dağlamak. Fakat ümmetimi (başka çare kalmadıkça) ateşle dağlamaktan men ederim (Sahîh-i Buhari; 12. cilt, sayfa 79).

Mademki iki cihan serveri, Hz. Peygamber(sas), kan aldırmak şifa demiştir, o mutlaka şifadır. Çünkü O'nu konuşturan Rabbimizdir. O kendi hevasından, nefsinden konuşmaz. Sünnetinde, emir ve tavsiyelerinde, hem bu hayatımız için, hem de öldükten sonraki ebedî hayatımız için derin hikmetler, azim faydalar vardır.

Şimdi tıp ilmine bakalım. Kan aldırmak gerçekten insan sağlığı için faydalı mı?

Kan aldırılınca, anormal derecede koyu kanı bulunan hastaların beyinlerinden geçen kan akışı hızlanabilmektedir. Bu keşif, Londra Milli Hastahanesinde ve Kopenhag Kraliyet hastahanesindeki araştırmalarda bulunmuştur.

Kanın emilin incelmesi, kandaki alyuvar yoğunluğunu azaltır. Böylece kalp, beyne daha rahat pompalama yapar. Kan emilince, kandaki oksijen taşıyıcı madde olan hemoglobin seviyesi de düşer. Bu yüzden kan, beyine yeterli oksijeni taşıyabilmesi için daha hızlı akmaya başlar.

Ayrıca araştırmacılar, kan akışının artmasıyla insanın ataklığının fark edilir derecede arttığını ispatlamışlardır.

Koyu kandan dolayı kalp krizi ve kalp yetmezliği tehlikesi altında bulunan insanlarda kan aldırmanın koruyucu bir rol oynayabileceği de tahmin edilmektedir. Bu tahmin, İngiltere ve Danimarka'da yapılan son araştırmalarca desteklenmektedir.

Şimdi düşünelim : 1400 sene evvel yaşamış ümmî bir insan, kan aldırmanın bunca faydasını nasıl bildi? 1400 sene evvel, şimdiki zamana kıyasla, cehaletin kol gezdiği bir devirde, bir insanın çıkıp ta başını yardırıp kan aldırması kolay anlaşılacak bir iş değildir. Böyle derin tıp ilgisi isteyen bir işi, O Zat'ın, kendinden emin olarak yapması ve etrafına da inandırması, O'nun peygamberliğine aşikâr bir delildir.

H.Hüseyin Korkmaz/





8 Şubat 2010 Pazartesi

BAŞEMEL SOSLU ISPANAK





Evet canlarım elimde olmayan nedenlerden ara vermek zorunda kaldım..sağlık sorunları olunca arayı uzattım..yeni bir tedaviye başladım bunu en kısa zamanda paylaşacağım..çok özledim hepinizi çok ziyarete geip yorum bırakan arkadaşlarıma teşşekür ederim.. sevgi ve dualarımla tarife geçiyorum..
ıspanakları bol su,tuz ve sirke ile yıkayıp doğradım 1 adet soğanı yemeklik olarak hazırladım mısır yağı ile soğanları kavurup domates ve biber salçasını ekleyip tuzu ve ıspanaklarıda ekleyip soteledim..diğer tarafta başemel sosu bildiğimiz şekilde un.süt ve tereyağı ile hazırlıyarak tepsiye aldığım ıspanağın üzerine gezdirip son olarak kaşar dilimleri ile fırında pişti değişik bir lezzet..afiyet olsun..ayfersultan